Doğal güzellikleri ve kadim doğası ile görenleri kendine hayran bırakan Bolu, Karadeniz Bölgesi'nin batısında yer almakta ve coğrafi açıdan ülkemizin en mühim şehirlerinden biri olma özelliğini taşımaktadır. Her yıl yüzbinlerce kişinin hem iş hem de tatil için tercih ettiği destinasyonlardan biri olan Bolu, özellikle doğası ile turizm alanında ülkemizi önemli bir yere taşımaktadır. Mudurnu, Gerede, Seben, Göyük, Mengen, Yeniçağa, Dörtdivan ve Kıbrıscık olmak üzere 9 farklı ilçeye sahip olan bölgenin bu kadar çok tercih edilmesinin en büyük sebeplerinden bir tanesi ise İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlere yakın olmasıdır. Aynı zamanda yılın dört mevsiminde de ziyaret edilebilme özelliğine sahip olan bölge bu özelliği ile de özellikle Karadeniz Turları'nın en çok tercih edilen rotalarından biridir. O halde stresli şehir yaşamından uzaklaşmak isteyenlerin ve bir kaç gün de olsa nefes almak isteyenlerin bayılacağına emin olduğum Bolu'da ufak bir tura çıkma zamanı..
Bolu'ya yaklaşık 42 kilometre uzaklıkta bulunan ve 1942 hektar büyüklüğünde bir alana sahip olan Yedigöller Milli Parkı, Seringöl, Büyükgöl, Nazlıgöl, Deringöl, Küçükgöl, Sazlıgöl ve İncegöl olmak üzere toplam 7 ayrı gölden oluşmaktadır. Göller arasında en büyüğü adından da anlaşılacağı gibi Büyükgöl olup, aynı zamanda alabalık yetiştirilmesinde de kullanılmaktadır. Türkiye'nin en güzel coğrafyasına sahip olan parklardan biri olan Yedigöller Milli Parkı, tüm güzelliklerinin yanı sıra bir de biyoçeşitliliği ile kendine hayran bırakmaktadır. Köknar, ıhlamur, akçaağaç, meşe, kayın gibi bir çok farklı ağaç türüne denk gelebileceğiniz bu muhteşem coğrafyada harika bir doğa yürüyüşüne çıkabilir, göl kenarında unutulmaz bir piknik yapabilir, harika doğa fotoğrafları çekebilirsiniz. Ayrıca parkta 100 den fazla kuş türünün de yaşadığını söylemeden geçmemeli.. 1965 yılında koruma altına alınmış olan Yedigöller Milli Parkı'nı günübirlik olarak ziyaret edebileceğiniz gibi yönetimin izin verdiği bölgelerde kamp da kurabilirsiniz.
Yılın her döneminde muhteşem bir atmosfere ve adeta bir görsel şölene ev sahipliği yapan Abant Gölü ise özellikle Karadeniz'de düzenlenen Kültür Turları'nın önemli destinasyonlarından biri olup, yer altında gerçekleşen çöküntüler sonucunda taş blokların vadiyi doldurması ile oluşmuş bir göl olma özelliği taşımaktadır. Denizden 1325 metre yükseklikte yer alan ve 125 hektarlık alanı kaplayan göl, kocaman bir tabiat parkın içinde yer almakta ve yer altı suları ile beslenmektedir. Gölden dökülen fazla sular Abant Deresi ve Bolu Çayı'na karışmaktadır. Tabiat parkının sınırlarını oluşturan çevredeki dağların zirveleri, görenleri kendine hayran bırakan bir manzara sunmaktadır. Zengin canlı çeşitliliği ve rekreasyon potansiyeli nedeni ile 1988 yılında Tabiat Parkı ilan edilen ve koruma altına alınan bölgede tıpkı Yedigöller'de olduğu gibi bir çok farklı bitki ve ağaç türüne rastlamak mümkündür. Çilek, nane, eğrelti, papazkülahı, alıç, söğüt, ardıç ağacı, muşmula, dişbudak, gürgen, kayın, meşe ve karaçam gibi türler ise başlıca bitki türleridir. Ayrıca gölün kenarını süsleyen su samurları ve nilüferler de bölgede muhteşem bir görüntü oluşturmaktadır. Her köşesi bir cenneti andıran Abant Gölü'nde kamp, doğa yürüyüşü, piknik gibi aktiviteler gerçekleştirebilir, hatta Çepni Yaylası'nda yamaç paraşütü bile yapabilirsiniz.
Ve yine Bolu'nun göz bebeklerinden biri olan, diğer rotaların aksine kış mevsiminde turist akınına uğrayan Kartalkaya Kayak Merkezi, Bolu'ya 38 kilometre uzaklıktaki Köroğlu Dağları'nın üzerine konumlanmıştır. Sadece Bolu'nun değil aynı zamanda ülkemizin de en önemli kayak merkezlerinin başında gelen bölgede kışın kar kalınlığı 3 metreye kadar çıkmaktadır. 13 farklı kayak pistine ev sahipliği yapan bölgede pistlerin toplam uzunluğu ise 30 kilometredir. Özellikle kar manzaralarıyla adeta bir kartpostalı andıran bölge kayak severlerin ve spor tutkunlarının vazgeçilmez rotalarından biridir. Mis kokulu çam ormanları arasında kayak keyfi yapabilir, civarda konumlanmış olan kar manzaralı lüks otellerde konaklayarak harika bir kış tatili geçirebilirsiniz. Sezon genellikle Aralık ve Mart arasında hareketlilik göstermektedir. Özellikle İstanbul ve Ankara'da yaşayanlar için oldukça yakın olan Kartalkaya Kayak Merkezi kesinlikle görülmeye değer!
Ankara ve İstanbul arasında adeta bir geçiş noktası sayılan Bolu'ya Türkiye'nin her yerinden kolaylıkla ulaşım sağlamak mümkündür. Kara yolu ile ulaşım sağlayabileceğiniz bölgede alternatif olarak hava yolu ve demir yolu da bulunmaktadır. Meydana 145 kilometre uzaklıkta bulunan Kocaeli ilçesindeki Cengiz Topel Havalimanı aracılığıyla Bolu'ya ulaşabilirsiniz. İstanbul'dan yola çıkacak seyahat severler Sabiha Gökçen Havaalanı'nı, Ankara'dan yola çıkacaklar ise Esenboğa Havaalanı'nı tercih edebilir. Havaalanlarına iniş yaptıktan sonra otobüsle veya araç kiralayarak Bolu'ya ulaşabilirsiniz. İstanbul'dan yaklaşık 3,5 saatlik bir yolculuk ile Ankara'dan ise 2 saat 45 dakikalık bir yolculuk sonrası bölgeye varabilmek mümkündür. Ayrıca ülkemizin bir çok şehrinden Bolu'ya direk otobüs seferleri de mevcuttur. Ve unutmadan, yola çıkmadan önce Erken Rezervasyon Turları'na mutlaka göz atmanızı öneririm, böylece hayalinizdeki Karadeniz turunu çok daha uygun fiyatlara gerçekleştirebilir ve Bolu'dan fazlasını görme fırsatı yakalayabilirsiniz! Özellikle kış aylarında yollar yoğun kar yağışının etkisi altında olacağı için yola çıkmadan önce kar lastiği takmayı ve zincir kullanmayı unutmayın! Şimdiden iyi tatiller diliyorum!